20 Mart 2025 Perşembe

İmamoğlu'nun tutuklanması ve Fetöleşme üzerine

Yazmıyayım diyorum ama kaç gündür karnım şişti.

İmamoğlunun tutuklanması sadece onunla alakalı değil aslında CHP ile alakalı imiş. Son zamanlarda cumhurbaşkanının CHP yöneticilerine belediyelerdeki açık yolsuzluklarla ilgili ciddi uyarılar yaptı. 

Şu ana kadar tutuklanan CHP belediye başkanları, yardımcıları veya meclis üyeleri şunlar: İBB, Beşiktaş, Sarıyer, Esenyurt, Kartal, Ataşehir, Üsküdar, Sancaktepe, Tuzla, Adalar, Şişli ve Beyoğlu. Tabi İBB çok büyük. İBB'ye bağlı kurumların yüksek yöneticileri de var. 

Fakat bu belediyelerde yaşananların sebebi de iktidar değil, yine CHP'nin kendisidir. CHP belediyelerinde yolsuzluklar yapıldığına dair çok fazla şikayetler oldu ve bu şikayetler de hep CHP ve diğer muhalifler tarafından dile getirildi. CHP kurultay yapıyor ve eski genel başkan başta olmak üzere birçok CHP'li kurultayda yolsuzluk yapıldığı rüşvet verildiği, parayla delege satın alındığını açık açık ifade ediyor. Ekrem İmamoğlu aleyhinde de günlerdir CHPliler ve muhalefettekiler tarafından yayın yapılıyordu.

Ak Parti sözcüsü Ömer Çelik bizim bu olaylardan haberimiz yoktu demiş, Ancak bu doğru değil. İçişleri bakanlığı soruşturma izni vermedikçe bir savcı belediye başkanına soruşturma açamaz ve onu tutuklayamaz. Savcının iddianamesine konu olan raporlar, belediyeleri günlerdir didik didik eden Masak'ın incelemeleri sonucunda ortaya çıktı. Hükümetin elbette bundan haberi vardı. Alakamız yok dese olabilir ama haberimiz yok demek doğru değil. 

Ekrem İmamoğlu'nun hemen aklanıp çıkacağını düşünmüyorum. Bunda onun cumhurbaşkanı adayı seçilmesinde payı olsa da tek neden bu değil. Asıl neden yolsuzluklar ve suçlandığı iddialar da değil. Belki en önemli neden Eko'nun giderek FETÖLEŞMESİDİR.

Benim Fetöleşmeden kastettiğim şey Fethullahçı olmak değildir. FETÖCÜLÜK BİR SİYASİ NEFRET DİLİDİR. Zamanında Fethullahçılarda Erdoğan ve Ak Parti (dolayısı ile hükümet) karşıtı bu nefret dili o kadar yoğun bir şekilde ortaya çıkınca hükümet bunları terör örgütü diye yaftaladı ve ne kadar fethullahçı varsa onları yargı yoluyla ezdi. Çünkü hepsinde bu nefret dili vardı. İşte bu nefret dilinin ortaya çıktığı tüm kesimler bir tür fetöleşme yaşamıştır. Örneğin Selahaddin Demirtaş aynı fethullahçılar gibi Erdoğan'a hitaben "Seni başkan yapmayacağız, seni yargılayacağız, kaçacak yer bulamayacaksın falan filan" diyordu. Sonuç: Aynı Fethullahçılar gibi yargılandı ve hayatı perişan oldu. Ümit Özdağ da bu yüzden içeridedir. Ekrem İmamoğlu da CB adayı olduğu açıklandıktan sonra Erdoğan karşıtı bu nefret dilini açıktan kullanmaya başladı. Sen daha aday bile değilsin, cumhurbaşkanlığı seçimine 3 yıl var. Sen İBB başkanlığı vazifesini yapıyorsun ama sanki miting meydanlarındaymış gibi bir dil kullanabiliyor. 

Erdoğan ondan korktuğu için değil, ona sinirlendiği için affetmeyecek. Aynı Fetöcüleri, Selahaddin Demirtaş ve Ümit Özdağ'ı affetmemesindeki nedende olduğu gibi. Yani geçmiş olsun Ekrem başkan. Bundan sonra gerçekten muhtar bile olamayabilir. Bizde "hırsı aklından büyük olan" diye bir deyim var, o hesap.

Süreç Mansur Yavaş'a değil, Özgür Özel'e yarayacak. Çünkü Yavaş da yolsuzluk dosyaları ile tutuklanabilir. Bu yüzden adaylık yarışından vazgeçtiğini açıkladı. Ama Özgür Özel'in içten içe sevindiğini düşünüyorum. Süreci iyi kullanabilirse Eko'nun mağduriyetini de kullanarak cumhurbaşkanlığı yarışında yolu açılmış olacak.




Paylaş:

0 yorum:

Yorum Gönder

Blog Arşivi

İletişim

Ad

E-posta *

Mesaj *